Bu Blogda Ara

13 Mart 2014 Perşembe

Çok Özel Bir Bal

Artvin'in Şavşat ilçesinde bal üreticiliği yapan Günay Gündüz, endemik bitki çeşitliliği nedeniyle dünyada ender bulunan balların üretildiği ilçede Sarıçay Yaylası'nda bir mağarada buldukları "Peri Balı'nın" içeriğindeki mineralleri nedeniyle yüksek fiyatlara alıcı bulduğunu belirtti.
TAHLİL İÇİN FRANSA'YA GÖNDERİLDİ
Bölgede üç kuşaktır balcılıkla uğraştıklarını, 2009 yılında yayladaki bir mağarada arı hareketliliği saptadıklarını ifade eden Gündüz, "1800 metrelik mağarada yaptığımız araştırma sonucu bal olabileceğini tahmin ettik. 500 metrelik halatlarla profesyonel dağcıların yardımıyla indiğimiz mağarada kayalara bağlı olarak 18 kilogram bal bulduk. Bal analizi konusunda en prestijli kurum olan Fransa'daki CETAM laboratuvarına gönderdik. Burada yapılan analizlerde kovan olmadan kayalara bağlı oluşan bu balın içeriğindeki minerallernedeniyle çok farklı olduğu ve 7 yıllık olduğu saptandı."
FRANSA'DA 45 BİN AVRO'YA SATILDI
Balın 2009 yılında Fransa'daki bal borsasında 1 kilogramının 45 bin avro, 2010 yılında ise Çin'deki borsada 1 kilogramının 28 bin avro fiyatla ilaç firmalarına satıldığını anlatan Gündüz, gıda maddesinden çok tedaviye yardımcı özellikleri nedeniyle tercih edilen balın Türkiye'deki satış fiyatının 5 bin avro olarak tespit edildiğini anlattı.
6 KİLOGRAMI SATILDI
Balın 6 kilogramının satıldığını belirten Gündüz, sözlerini şöyle sürdürdü:
"170 ve 250 gramlık kavanozlarda sattığımız bala kanser gibi müzmin hastalıklarla mücadele eden insanlar rağbet gösteriyor. İnsanlar balın fiyatını sorduğunda şaşırıyor. Bir otomobil parası etmesi nedeniyle ilk etapta tepki çekiyor. Ancak balın gıda maddesi değil tedavi amaçlı tüketildiği öğrenildiğinde anlayışla karşılıyorlar.</DIV></DIV></DIV></DIV> <IMG class="scaledImageFitWidth img" style="BORDER-TOP: 0px; HEIGHT: auto; BORDER-RIGHT: 0px; BORDER-BOTTOM: 0px; POSITION: relative; MIN-HEIGHT: 100%; BORDER-LEFT: 0px; WIDTH: 403px" alt="Fotoğraf: Artvin'in Şavşat ilçesinde bal üreticiliği yapan Günay Gündüz, endemik bitki çeşitliliği nedeniyle dünyada ender bulunan balların üretildiği ilçede Sarıçay Yaylası'nda bir mağarada buldukları "Peri Balı'nın" içeriğindeki mineralleri nedeniyle yüksek fiyatlara alıcı bulduğunu belirtti. TAHLİL İÇİN FRANSA'YA GÖNDERİLDİ Bölgede üç kuşaktır balcılıkla uğraştıklarını, 2009 yılında yayladaki bir mağarada arı hareketliliği saptadıklarını ifade eden Gündüz, "1800 metrelik mağarada yaptığımız araştırma sonucu bal olabileceğini tahmin ettik. 500 metrelik halatlarla profesyonel dağcıların yardımıyla indiğimiz mağarada kayalara bağlı olarak 18 kilogram bal bulduk. Bal analizi konusunda en prestijli kurum olan Fransa'daki CETAM laboratuvarına gönderdik. Burada yapılan analizlerde kovan madan kayalara bağlı oluşan bu balın içeriğindeki minerallernedeniyle çok farklı olduğu ve 7 yıllık olduğu saptandı." FRANSA'DA 45 BİN AVRO'YA SATILDI Balın 2009 yılında Fransa'daki bal borsasında 1 kilogramının 45 bin avro, 2010 yılında ise Çin'deki borsada 1 kilogramının 28 bin avro fiyatla ilaç firmalarına satıldığını anlatan Gündüz, gıda maddesinden çok tedaviye yardımcı özellikleri nedeniyle tercih edilen balın Türkiye'deki satış fiyatının 5 bin avro olarak tespit edildiğini anlattı. 6 KİLOGRAMI SATILDI Balın 6 kilogramının satıldığını belirten Gündüz, sözlerini şöyle sürdürdü: "170 ve 250 gramlık kavanozlarda sattığımız bala kanser gibi müzmin hastalıklarla mücadele eden insanlar rağbet gösteriyor. İnsanlar balın fiyatını sorduğunda şaşırıyor. Bir otomobil parası etmesi nedeniyle ilk etapta tepki çekiyor. Ancak balın gıda maddesi değil tedavi amaçlı tüketildiği öğrenildiğinde anlayışla karşılıyorlar.

1545220_663363413715247_1608747903_n

Arılar Neden Önemli

EINSTEIN UYARMIŞTI
“Bal arıları yok olduktan 4 yıl sonra insanlık biter” Dünyanın en ünlü bilimadamlarından Albert Einstein, arıların insan için hayati öneme sahip olduğunu açıklamıştı. Yaşamış en zeki insanlardan biri olarak gösterilen Einstein, “Eğer arılar yeryüzünden kaybolursa insanın sadece 4 yıl ömrü kalır. Arı olmazsa döllenme, bitki, hayvan, insan olmaz” demişti.
130 bin bitkinin üremesini sağlar
Wurzburg Üniversitesi’nin arı uzmanı Profesör Joergen Tautz, Einstein’ın uyarısını şöyle yorumladı: “Çiçek ve bitki türlerinin tüm polenleri arıların ayaklarına yapışır. Arılar 130 bin farklı bitki türüne konarak üremesini sağlar. Bunlar arasında kabak, kavun, çilek ve tüm meyveler var. Sadece bir kovandaki arılar 1 gün içinde 1 milyon çiceğin döller. İşte bu sona ererse bitkiler yok olur. Önce bitkiyle beslenen hayvanlar, daha sonra da insanlar ölür.”
FELAKET KAPIDAMI ?
ABD başta olmak üzere dünya genelinde onlarca ülkede, bal arıları gizemli bir şekilde ortadan kayboluyor. Arıların ekolojik denge ve insan yaşamı için hayati öneme sahip olduğunu açıklayan uzmanlar ise “Arıların neden öldüğünü tespit edemezsek sonumuz gelebilir” uyarısını yapıyor. ABD’de bahar mevsiminin gelişiyle birlikte 2.5 milyon kovanın 600 bini aniden boşaldı. Türkiye’de ise arı nüfusunun yüzde 30 oranında azaldığı belirtilirken, Hırvatistan’da 5 milyon arı 48 saat içinde öldü. İspanya’da arı kolonileri ortadan kayboldu. Polonya’da arı nüfusu yüzde 60 azalırken son 1 hafta içinde Alaska, Kanada, Avustralya, Yunanistan, İsviçre, İtalya, Almanya ve Portekiz’de de bal arılarının gizemli bir şekilde kaybolduğu bildirildi.
Küresel ısınma mı?
Arıların gizemli bir şekilde topluca ölmesi akla ilk olarak küresel ısınmayı getirdi. Pensilvanya Üniversitesi’nden Dr. Max Watkins, “Kurak ve ılık geçen kış ayları, arıların biyolojik dengesini bozdu. Bu durum arıların koloni düzeninin aniden parçalanmasına yol açmış olabilir. Bir koloni dağıldığında arılar kovandan uzaklaşır ve başıboş şekilde uçar. Ardından can verir” dedi. Ancak sadece arıları etkileyen küresel bir veya böcek ilaçlarının da toplu ölümlere yol açmış olabileceği belirtiliyor. Örneğin, “Gaucho” adlı böcek ilacının, arıların yön bulma yeteneklerini etkileyip ölmelerine yol açtığı öne sürülüyor.
ABD Kongresi’nde arıların ölüm nedenini ortaya çıkarmak için özel bir komisyon kuruldu. Doktor Dennis van Engelsdorp “Ölüm nedenlerini bir an önce bulmalıyız. Bir hastalık veya koloni parçalanması sözkonusuyla bir çözüm geliştirebiliriz. Fakat küresel çevre kirliliği veya ısınma yüzünden can veriyorlarsa yapacak şey yok
ARILAR ÖLÜRSE İNSAN NESLİ BİTERMİ ???
İşte Hacettepe Üniversitesi Biyoloji Bölümü Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Aslı Özkırımın AÇIKLAMALARI
Doç. Dr. Aslı Özkırım, son yıllarda meydana gelen arı ölümlerinin hem Türkiye’de hem dünyada kamuoyunun dikkatini çektiğini, bal üretimi yanında çiçeklerdeki döllenmeyi sağlayarak meyve ve sebze oluşumunda verimi yüzde 75 artırması nedeniyle önemli olduğunu belirterek, “Arılar bizim için çok önemli çünkü tozlaşarak meyvelerin ve sebzelerin oluşmasını sağlıyorlar. Çiçekten çiçeğe polen dediğimiz çiçek tozlarını taşıyarak onların döllenmesini, böylelikle meyve ve sebzelerin oluşumunu sağlıyorlar. İki seçeneğimiz var ya hormon kullanarak meyvelerin ve sebzelerin oluşmasını sağlayacağız ya da biyolojik canlıları kullanarak oluşmasını sağlayacağız. Arılar sadece bal yaparak değil, bu polenleri taşıyarak da bizim kıtlığa girmemizi engellemiş oluyorlar. Verimi yüzde 75 artırıyorlar. Albert Einstein’ın dediği gibi; ‘Dünyadan arılar yok olursa insanlığın 4 yıl ömrü kalmış demektir.’ Aslında bu bağlamda söylenmiş bir söz. Çünkü dünya büyük bir kıtlığa girecektir. Bu kıtlık sonucu da insanlık yok olacaktır. Sadece bal arıları değil, kastedilen tüm arılar için geçerlidir” şeklinde konuştu.

Arı Zehri

Arı sokması nelere şifa oluyor?
Başımıza gelebilecek tatsız olaylardan biri de arı sokmasıdır. Arının bize yaklaşmasından bile korkarız. Arı bizi ya sokarsa diye korkup uzaklaştığız bile olmuştur. Peki hiç aklınıza gelir miydi? Arı sokmasının bir çok sağlık sorununa şifa olacağı? İşte arı sokmasının şifalarına dair ilginç araştırma.
Bilim adamları arı sokmasından kaynaklanan sıvı zehrin eklem iltihabını tedavi etmeye ve hatta önlemeye yardımcı olduğunu belirlediler.
Bilim adamları arı sokmasından The Telegraphta yer alan habere göre, Brezilyadaki Sao Paulo Üniversitesinde görevli araştırma ekibi arı zehrinin eklem iltihabına yol açan eklemlerdeki zararlı iltihabı kontrol edebildiğini tespit ettiler.kaynaklanan sıvı zehrin eklem iltihabını tedavi etmeye ve hatta önlemeye yardımcı olduğunu belirlediler.
Bu zehrin vücutta iltihabı düzenleyen doğal hormonları artıran moleküller içerdiği kaydedildi.
Uzmanlar, arı zehrinin eklem iltihabı ağrısına çare olabilecek yeni tedaviler geliştirmede kullanılabileceğine inanıyor.
Arı tedavisi, romatizma ve eklem iltihabı gibi sorunlar yaşayan hastalarda gözle görülür etki yapıyor.
Arı sokmasından kaynaklanan sıvı Zehir kan dolaşımını hızlandırıyor.
Eklem iltihablarından kaynaklanan ağrıları dindiriyor.
Ve eklem iltihablarını yok ediyor
Arı sokması tedavisinin belli başlı birkaç hastalık tedavisinde kullanıldığı da belirtiliyor.
O hastalıkların başında astım gelmektedir.
Diğer hastalıklardan biri de MS hastalığıdır. Avrupada bir çok hasta bu yöntemle tedavi ediliyor
Arının mucizevi eseri balın ise şifaları saymakla bitmiyor.

7 Mart 2014 Cuma

Tamamen Ücretsiz Bir İlan sitesi www.urettimsatiyorum.com

İnternet yaşamamızın her haline girdiği günümüzde artık hepimiz günlük yaşamımızı internet üzerinden planlamaya yaşamaya başladık alışveriş lerimizi organizasyonlarımızı internet üzerinden yapar olduk peki nelerimiz eksik kaldı bir suru alışveriş sitesi varken ne eksik eski dokunuşları bulabiliyormuyuz .Günümüzde herkesin alışveriş kültüründe radikal değişimlerin yaşandığı doğaya ,el emeğine dönüşün çok hızlandığı bir zamana doğru hızla ilerliyoruz.Peki geride neler kalıyor gerçekten kalitesini temelini oturtmuş siteler ve kendini ispat etmeye çalışan siteler ama bunlardan çok azı bir adım ileri gidebiliyor .Bir site açarken insanların en temel dikkat edeceği temel hesap yöntemi (toplam masraflar <toplam gelirler olması lazım ) ,Ama bence bir yere gelebilmek için ilk önce hedefleri koymak gerekir benim www.urettimsatiyorum.com sitesini açarken hedefim (hosting+isim tescili +teknik destek = Toplam Reklam geliri ) idi çünkü bir farkımızın olması insanların bizi tercih edebilmesindeki en temel faktör sitenin ücret almaması (bizde bunu temin için acil acil vitrini dışında ücretsiz yaptık ) bir diğeride sitede get (güvenli alışveriş sistemi) buradaki komisyon oranı bunu siteye 1.5 yıl olduğunda aktif hale getirmeyi hedefledik bundaki en temel düşüncemiz ise tabiki  insanlar ürünlerinden düşük komisyon alınmasını isteyecek bizde bunda fark yaratmamız gerekiyor bunun için hedef lerimizi iyi belirlememiz gerekir.